Neden "HER ŞİRKETİN BİR ORMANI " olmasın ?

Son zamanlarda ülke genelinde dikkat çeken yangınlar, bir vatandaş olarak bizi bu konu üzerine odaklanmaya itti. TEMA Vakfındaki kaynaklardan edindiğim bilgiye göre ülkemizde yılda ortalama 2 bin orman yangını çıkıyor. Cumhuriyetin ilk yıllarından bugüne, yaklaşık 72 bin orman yangınında 3 milyardan fazla ağaç kaybedilmiş. Bu yıl daha da fazla kaybettik…

Yangınların Arkasında Kim Var ?

Bu soru özellikle bu yıl tartışma konusu olmakla birlikte bu güne kadar yapılan araştırımlar bu yangınların %94’ünün insan kaynaklı olduğunu ortaya çıkartmıştır.

TEMA Vakfı’nın bilgilendirmesine göre ”Orman yangınlarının çıkış nedenlerine bakıldığında yıldırım gibi doğal nedenlerin % 5-6 oranında kaldığı, diğer yangınların % 94’ünün çıkış sebebinin insan kaynaklı olduğu görülüyor. İnsan kaynaklı yangınların büyük kısmı kasıt (%13), ihmal ve kazalar (%47) nedeniyle çıkarken % 40’nın yani her üç yangından birinin nedeni de tam olarak bilinemiyor.”

Yukarıdaki rakamların arkasında insan var. Her konuda insan önemli diyoruz, ama onun eğitimi ve gelişimi için üzerimize düşeni yapmayınca insan faktörün bilinçsizliğinin hayatın her alanına zarar verdiğini görüyoruz.

Sorumluluğu Üstlenmeliyiz

Daha önceki yıllara bakış bu yıl daha çok orman yangını olduğunu düşünüyorum. Bu düşünce üzüntüde kalmamalı, birey olarak bir şeyler yapmalı sorumluluğu üstlenmeliyiz. Yangınların % 94’nün insan faktöründen kaynaklandığını ve bunların %47’sinin ihmal ve kaza olduğu düşünüldüğünde İNSAN KAYNAĞIMIZI bilinçlendirme gereğini aile ve okul yaşamının haricinde sosyal sorumluluk çerçevesinde firmaların İK Bölümlerinin de üstlenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Şirketlerdeki sosyal faaliyetler toplumsal amaç doğrultusunda olmalı. Dans, spor turnuvaları, pikniklerin de ötesinde geleceğimizi tehdit eden konular üzerine odaklanmalı ve onun için kaynak ayırmalı. Para kolay kazanılmadığı gibi kolay da harcanmamalı. Toplum ve çevre açısından getirisi düşünülmeli; bireyi/ toplumu bilgilendirici eğitimler verilmeli, “Ağaç Dikme”, “Okul Bakımı”, “Çoçuk Esirgeme”, “Huzurevi” gibi farklı projeler ile sosyal faaliyetler çeşitlendirilmeli.

Ağaçlandırma Projesi

Yaşadığımız orman yangınlarını unutmadan TEMA Vakfının “Ağaçlandırma Projesi”ne ilgi her zamankinden daha fazla olmalıdır. TEMA Vakfının bu konuda yönlendirmeleri aşağıdaki gibi olup konuyla ilgili daha detaylı bilgi kendileri ile irtibata geçerek alınmalıdır.

“TEMA Vakfı bir bölgede, yapılacak olan ağaçlandırmalarda yöreye uygun olan ağaç türlerinin dikilmesini ve dikilecek olan fidanların da yine aynı yörede yetişen ağaçların orijinlerinden olmasından yanadır ve ağaçlandırma çalışmalarında bu konuya büyük ölÇüde dikkat etmektedir. Bu nedenle ağaç dikmek isteyen kişi ve kuruluşlarımızı şiddetli ve çok şiddetli erozyona tabi olan 18.5 milyon hektar büyüklüğündeki çıplak alanların ağaçlandırılması ve erozyon kontrol çalışmalarında TEMA ile işbirliğine davet ediyor. 1996 - 2005 yılları arasında yapılan ağaçlandırma faaliyetleriyle TEMA Vakfı öncülüğünde 3,7 milyon fidan dikilmiştir.”

Neden “Her Şirketin Bir Ormanı” olmasın ?


Erozyon, yangın vb. nedenler ile geleceğimizi tehdit eden çevre sorununu son zamanlarda yaşadığımız yangınlar ile sadece hatırlanmamalı. Yeşil ormanların yerini simsiyah küller aldı… Şimdi onları tekrar yeşertmek için gerek birey gerekse kurum olarak üzerimize düşenleri yapmalıyız.

Birey olarak yapacaklarımız sınırlı kalmakla birlikte kurum olarak yapacaklarımız daha etkin olur. Sosyal ve toplumsal sorumluluk çerçevesinde firmalar “Ağaçlandırma Projesi” organize etmeli. “Neden her şirketin bir ormanı olmasın ?” “X Şirketi Ağaç Ormanı” adı altında, her çalışanın kendi fidanını diktiği ve bakımını üsteleneceği bir orman…

Adı yeşil Bursa olan Bursalı şirketleri, ülke genelinde ve Bursa’da gerçekleşen yangınların acısını az da olsa dindirmek için TEMA Vakfı tarafından organize edilen “Ağaçlandırma Projesi” ne davet ediyorum.

Davetimin sonuçsuz kalmaması için www.tema.org.tr adresine tıklayın…

 


Sema Adalı
     
 
0 Yorum
Yorum Yaz




Firma / Şahıs Adı  
Yorum  
   

Sanalnet