1 MAYIS` ta Sevgi ile Uzanan tüm Emekçiler El Ele....

Emek sermayesiz, sermaye emeksiz olmaz. 
                                            Papa Leo III


1 Mayıs hafızalarda bazen “İşçi Bayramı” bazen de “Bahar Bayramı” olarak anılmaktadır...Ama son zamanlarda “Dünya Emekçiler Günü” olarak hafızlarda yer etmeye başladı. Tarihsel sürece baktığımızda o günün İşçi Bayramı, bugünün Emekçiler Günü.

O Günün İşçi Bayramı...

Tarih 21 Nisan 1856 ... Avustralya`nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri sekiz saatlik işgünü lehinde gösteriler yaparak, toplantılar ve eğlenceler düzenleyerek, hep birlikte bir günlüğne iş bırakmaya karar verirler. Bu karar aslında sadece bir günlük karardı, ama bu ilk kutlamanın Avustralyalı işçi kitleleri üzerinde çok büyük etkisi oldu, onları canlandırıp yeni bir heyecana yol açtı ve bu kutlamanın her yıl tekrarlanmasına karar verildi.

O dönemde capitalizmin yer yüzünde kendisine yer etme çabası İşçi ve İşveren kesimlerini karşı karşıya getirdi. Dünya genelinde birçok ülkede işçiler fazla çalışma saatleri, düşük emek güçleri için mücadele etme çabaları l Mayıs 1886’da evrensel bir iş bırakma günü olmasına ve tüm dünyada ``Birlik, mücadele ve dayanışma günü `` olarak kutlanmasına karar verildi.

Gerçekten o dönemde işçilere, kendi kendilerine kararlaştırdıkları bir anda, kitle halinde işi bırakmaktan daha fazla cesaret ve kendi gücüne güven duygusunu ne verebilirdi? Kendileri ile aynı duygu ve düşünceleri, dünya genelinde paylaşan kişlerle bir grup etrafında toplanma duygusu işçi sınıfında proleter bir kutlama günü düşüncesinin hızla benimsenmesine neden oldu.

O dönemin şartlarında, daha iyi çalışma ve yaşam şartları için mücadele eden İşçi Sınıfı, İşveren Sınıfına karşı tehdit olarak görüldüğü için birçok 1 Mayıs’ta birçok can aldı ve yasaklanmaya çalışıldı. Ancak bugün 21.yy’a geldiğimizde 1 Mayıs’ın içeriğinin değiştiğini görmekteyiz.

Bugünün Emekçiler Günü

“İşçi Bayramı” olarak algılanan ve Dünyayı avuçlarında yükselten İşçi Sınıfı algısı 21.yy’a geldiğimizde “Karşılıklı Bir Denge”ye oturmaktadır. Tarih 1 Mayıs, ama yıllar farklı ve her yıl bir önceki yıla göre bize daha iyi imkanlar sunmaktadır. Bugün birçok işletmede daha kaliteli ürün ve hizmet üretiminin sağlanması için bireyin hakları göz önünde bulundurmakta ve bireye Eğitim Programları, Motivasyon Etkinlikleri ve Yönetime Katılım gibi farklı imkanlar sunulmaktadır.

Çünkü 1 Mayıs artık bizim - çalışan, emek veren insanın bayramı. 1 Mayıs, Mavi Yakala olarak tanımlanan işçilerin bayramı değil, Beyaz Yaka olarak tanımlanan Modern İşçinin de bayramı, hatta İşverenin de bayramı...

Aslında, Beyaz Yaka - Mavi Yaka, İşçi - İşveren Sınıfı gibi tanımlamalara da gerek yok, bunlar tehlikeli ve bizi birbirimizden ayıran kutuplaştıran tanımlar. Yoktur hiçbirimizin birbirimizden farkımız, aynı gemide verdiğimizi ortak mücadeledir hayat denizinde çarpan dalgalar karşısında. Bunun için geminin kazancısını veya kaptanını birbirinde ayrı tutamazsınız, hiçbiri birbirinden önemli veya önemsiz değildir. Hepsi toplum denen, yaşam denen bütünün bir parçası için mücadele etmektedir.

Özellikle bugün içinde bulunduğumuz fırtınalı denizde, çarpan global kriz falgasına karşı verdiğimiz mücadele de ortaktır. 8 saatlik çalışma hakkımız değişen çevre koşularına göre bazen 5 bazen de 12 saat olacaktır. Çünkü, tek hedefimiz vardır; o da tüm emekçiler el ele vererek gemiyi limana ulaştırma çabası...

Tüm emekçilerin, 1 Mayıs ``Emek ve Dayanışma Günü`` nü kutlar sevgi ile kaliteli bir yaşam için kaliteli bir çalışma ortam dilerim.
 

Sema Adalı
     
 
0 Yorum
Yorum Yaz




Firma / Şahıs Adı  
Yorum  
   

Sanalnet