DÜNYA DÖNÜYOR... Uzun ince bir yoldayım...

Uzun, ince bir yoldayım                                                                                                                                      Gidiyorum gündüz gece
Bilmiyorum ne hâldeyim
Gidiyorum gündüz gece

                   Aşık Veysel

İş dünyasının içinde olan herkes ekonominin gidişatı ile ilgilenmektedir. İster işveren olun, ister danışman, isterse çalışan… Bu bütünün bir parçası olduğunuz müddetçe siz de Dünya ekonomisindeki yavaşlamanın ülke ekonomisine olan etkilerini düşünmek zorunda kalıyorsunuz.

Fakat kabul edilmesi gereken bir gerçek ise: Dünya’nın kendisi döndüğü müddetçe, dünya  ekonomilerinin de 24 saat içinde her zaman iniş ve çıkışları olacağı gerçeğidir. Bu gerçeği benimseyip, esnek yönetim tarzları ile geleceğe hazırlık stratejilerinin/ politikalarının belirlenmiş olması önemlidir.

Geleceğe Hazırlık

Dünya ekonomilerindeki değişim hızı, farklı sektörlerin daha ön plana çıkmasına ve bu sektörlerin gerektirdiği iş gücünün; farklı bilgi, beceri ve yetkinliklerin geliştirilmesi gerektiğini göstermektedir. Birçok araştırma şirketinin yaptığı araştırmalar ülke ve sektör bazında yol gösterici olmaktadır.  

Dünya Ekonomik Forumu’nu “Geleceğin Meslekleri Raporu”nda ülkeler ve sektörler bazında yaptığı analizlerde Türkiye’nin 2023 -2027 yılları için 25 yaş üstü istihdama dahil olacak 51.8 milyon iş gücü  olduğunu tespit etmiştir. Bu rakam Türkiye için inanılmaz bir potansiyeldir.

Bu raporda Türkiye ile ilgili önümüzdeki 4 yıl / 2027 yılında aşağıdaki grafikte önem derecesine göre sırlanmış olan yetkinliklerin geliştirilmesi gerekir.

            

                                                                  Kaynak: WEF  - The Future of Jobs 2023

Türkiye’nin ve şirketlerin rekabet edebilirliği için yukarıdaki  yetkinliklerden hareketle, şirketler yetişmiş iş gücü ile ilgili kendi gelecek istihdam stratejilerini, sektörler ve şirketler bazında belirlemesi gerekir.

Türkiye için belirlenmiş olan 2027 yılı yetkinliklerinde “merak ve yaşam boyu öğrenme, liderlik ve sosyal etki, güvenirlik  ve detaylara dikkat” yetkinlikleri aslında kişinin karakterinde var olan tutum dediğimiz niteliklerdir. Bu nitelikler doğuştan vardır, eğitim ile sonradan kazandırılması daha zordur. Diğer yetkinliklerin geliştirilmesi ise bilgi ve beceri ile desteklenecek olan yetkinliklerdir.

Bu durumda genel olarak baktığımızda tüm bu yetkinliklerin aslında kişilik özellikleri ile eğitim, bilim ve insanın değerini ortaya koyan yetkinlikler olduğunu görmekteyiz. Biz bu nitelikteki insanları ne kadar çok istihdam edersek, kendi iş gücümüzü ne kadar iyi yetiştirirsek ve “Yetenek Yönetimi” adı altında yeteneğimizi ne kadar doğru yönetirsek ve ona sahip çıkarsak rekabet edebilirliğimiz o kadar artar.

Eğer biz bu yaklaşımı benimsemez isek işverenlerimizin içinde bulunduğu durum halk ozanı Aşık Veysel’in “Uzun İnce Bir Yoldayım” türküsünden farksız olmaz.

Uzun İnce Bir Yoldayım…

Sanayicinin bugünkü durumunu belki de en iyi halk ozanı Aşık Veysel’in “Uzun İnce Bir Yoldayım” türküsü anlatıyor.

Uzun, ince bir yoldayım
Gidiyorum gündüz gece
Bilmiyorum ne hâldeyim
Gidiyorum gündüz gece

Evet sanayici uzun ince bir yolda, gidiyor gündüz gece ama nereye gidiyor ? Dünyadaki değişimin neresinde ? “Bilmiyorum ne haldeyim” diyor. Evet, bildiğimiz tek şey, değişimin vazgeçilmez parçası içinde olduğumuzdur. Bugün çok uç noktalarda hızlı bir değişimin gerçekleştiği çok net ve bunun belki de arası olmayacaktır.

Arada kalmamak için sanayicilerin olaylara makro ve bilimsel bakış açısı ile bakması gerekir. Mevcut şirketlerin, bilimsel raporları baz alarak 2023-2027 analizlerine göre iş gücü konusunda herhangi bir ön hazırlığının olmadığını gözlemliyorum. Geleceğe hazırlık yapmak yerine daha günlük uygulamalar ile “İhtiyacın olunca eleman al, olmayınca çıkart.” zihniyeti aslında bizim makro bakış açısı ile bakamadığımızı, anlık karar mekanizmaları ile şirketleri yönettiğimizi göstermektedir. İşte belki de bu yüzden şirket ömürleri git gide kısalmaktadır.

Geleceğin Senin Elinde

Şirketler kendi yönetim politikaları içerisinde finans ve yatırım ağırlıklı politikalara odaklanmanın yanı sıra gelecek projeleri doğrultusunda “istihdam politikalarına” her zamankinden daha fazla odaklanmalıdır. “Yetişmiş eleman yok”  söylemi belki de kimsenin gerçek anlamda sorumluluğu üstüne almadığı içindir.

Bu konuda bazı kurumlar devlet desteklerini de arkasına alarak kendi içinde küçük çaplı girişimlerde bulunmaktadır.  “XXX Pozisyonu Eleman Yetiştirme Programı” gibi istihdam politikaları bugünün ihtiyaçlarını  karşılayan geçici çözümlerdir.  Hâlbuki biz bugüne değil, yapılan bilimsel araştırmalar doğrultusunda geleceğe odaklanmalıyız.

Araştırma ruhu ve analitik bakış açısı ile makro bakabilmeyi, şirketimizdeki iş gücünü geleceğe hazırlamayı öğrenmeliyiz. Çünkü dünya sadece kendi etrafında dönmüyor, kocaman bir galaksinin içinde de dönüyor. Bu galaksi dünya ekonomisi ile mi sınırlı olacak yoksa uzay ekonomisi ile mi, buna siz karar vereceksiniz. O yüzden olaylara makro ve bilimsel bakış açıları ile bakabilmeyi ve geleceğin iş gücünü yetiştirme noktasında kendimize hedef belirlemeliyiz.

Uzun ince bir yoldayız… 


Sema Adalı
     
 
0 Yorum
Yorum Yaz





Sanalnet