Ağustos ayı, herkes tatilde çıkmış ! Kimi arasam tatilde, bir an düşünüyorum iş gücü kaybını ve izin uygulamalarını sorgulamaya başlıyorum.

Bir Anda Bütün Fabrika Tatile Çıkmalı mı Çıkmamalı mı ?

Bu sorunun cevabı bana göre HAYIR… “Yıllık İzin Planlaması” ülke ve ekonomik şartları olumsuz etkilemeyecek şekilde tüm yıla yayılarak yapılmalıdır… Yani işin devamlılığı sağlanarak ekonomik verimlilik ve çalışanların motivasyonu göz önünde bulundurularak 12 ay şirketler ve çalışanlarda verimli olmalıdır…

Kim Karar Veriyor Buna ?

Genel anlamda baktığımızda şirketlerdeki izin uygulamaları “Ağustos” ayına yığılmış durumda. Tabii Ağustos ayı olmasına neden olarak birçok sebep sıralanabilir; üretim sektöründe fabrikaların bakıma alınması, okulların kapalı olması ve o izini mecburi olarak kullanma hakkı ile diğer sektörlerdeki durgunluk tüm ülke ekonomisine yansıyor …

Şirketlerdeki izin uygulamaları şartlı zorunluluktan kaynaklanıyor. Özellikle Bursa’da otomotiv ana sanayinin Temmuz sonu- Ağustos arası tatile çıkması diğer yan sanayi şirketlerini de mecburen izin kullanmaya itiyor…

Yıllık İzin Planlaması Yapılmalı ?

Yukarıdaki işgücü kayıplarını ve zorunlu izin uygularlarını düşününce bu işin doğru yöntemini sizlerle paylaşayım istiyorum:

1. Yıllık izin uygulamaları tüm aylara yayılacak şekilde yapılmalıdır.
2. İş yoğunluğuna ve çalışanın isteğine göre her bölüm kendi içinde izin planını belirlemelidir.
3. İzine ayrılan kişinin işlerini kimin takip edeceği belirlenmelidir. Aksi taktirde tatilde, işler sizi kovalar.
4. Hedef yıllık izinin yasal olarak kullandırılması değil, çalışanın dinlenmiş olması olmalıdır.
5. Yasal izin uygulamalarında 1 yıllık çalışma süresi bence kalkmalıdır. Kişinin kendini yorgun hissetmesine rağmen bir yılı hatta 1,5 yılı bekleme zorunluluğu olmamalıdır, yoksa verimsizliğin maliyeti işverene çok daha fazladır. Şirketler bu konuda insiyatif kullanabilmelidir.

Yıllık İzin Çalışanı Beslemeli

“Yıllık izin planlamasını” çalışan da kendi hedeflerine göre yapmalıdır. İzin çalışanı beslemeli , çalışana katma değer sağlamalıdır. Yıllık izin kişinin kişisel hedeflerine bağlı olmalıdır; örneğin - yıl içerisinde ayarlamış olduğu bir dil programına katılım veya çok sevdiği kayak sporsunu yapmak için Alplere Ocak / Şubat ayında gidip keyifle dönmeli izinden … Bazen birkaç gün bile zorunlu Ağustos izininden daha çok dinlendiriyor insanı. Kalabalık plajlar, yüksek fiyatlar ve yaz aylarından artan trafik kazalarını minimuma indirmek, ekonomiye katkı sağlamak ve çalışanı ruhen beslemek için yıllık izin planlamalarına dikkat etmeli, kalıtsal alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz.

Bir çok AB ülkesinde çalışanın izin kullanması için 1 yılı bekleme zorunluluğu veya izinini tek seferde kullanma zorunluluğu yoktur. Aslında bizim 4857 sayılı İş Kanunu da buna müsait; izini en fazla 3’ e bölecek şekilde yıllık izinleri kullanma esnekliği söz konusudur, sadece kalıtsal alışkanlıklarımızı değiştirmeyi deneyip Ağustos / Yaz Sendromundan kurtulmalıyız.

12 ay 24 saat verimli çalışabilmeli ve ekonomiye katkı sağlayabilmeliyiz…