Bastığın yerleri `toprak` diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.
Mehmet Akif Ersoy
Bugün size meslek dışı bir vatandaş olarak yazıyorum …
Vatan bütünlüğü ve şehit cenazeleri ile sorguluyorum 29 Ekim 1923’ten bugüne kadar geçen süreçte her şeyi… Her resmi bayram bize miras kalan bir minnet duygusu… “Bastığın yerleri ``toprak`` diyerek geçme, tanı! Düşün, altında binlerce kefensiz yatanı.” diyor İstiklal Marşında Mehmet Akif Ersoy. Çünkü, bu vatan kolay kazanılmadı, kolay da teslim edilmeyecek birilerine…
Vatan toprağına sahip olmak için ne savaşlar, ne şehitler verdi bu ülke. “Mübadele” adı altında ne göçler yaşandı ve ne aileler parçalandı… Hepsi, bu vatanın bütünlüğü, cumhuriyet olan yönetim şeklini ikame ettirmek için… Ama bu kolay olmayacak
“…İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır” diyor Atatürk “Gençliğe Hitabesi”nde”. Nihayetinde de öyle oluyor…
Peki, Benim Sorumluluğum Ne ?
Bir vatandaş olarak çok okumak, çok dinlemek, sorgulamak ve yeri geldiğinde tepkimi belki de en sert şekilde gösterebilmek… Çünkü, ben susarsam birileri gücü kendinde görüp cahilce beni yönetmeye kalkacak. Duruşum önemli, istikrarım önemli, doğrunun yanında yer almalıyım, hakkaniyetin arkasına durmalıyım. Yoksa, gün gelir en ufak bir kararsızlık anında birileri “Kararı senin adına vermeye kalkar.” İşte o zaman güç başka ellere geçer…
İsmet İnönü’nün “Keşke bu ülkede namuslular da en az namussuzlar kadar cesur olmalıdır.” sözü bize bilinçlenme ve yeri geldiğine tepkimizi göstermemiz gerektiğini hatırlatmaktadır. Bu bilinç son zamanlarda oluşmaya başladı. Tepkimiz gün geçtikçe daha çok artıyor ve her gün farklı bir yöntemle tepkimizi göstermemiz isteniyor. Buna sevindiğim kadar asıl bir sonraki “Kilit Adım” beni ilgilendiriyor. Sloganlar, eylemler ve somut çözüm adımlar atılmalıdır.
Aslında bu tarz sembolik olayları sevmiyorum… Benim tepkim sadece görselde değil davranışlarımda olmalıdır… Bugüne kadar ne mezun olduğum okulun, ne üye olduğum STK’ların ne de bir Atatürk rozeti taktım, ama hepsini için çalıştım…
Atatürk’ün bu vatan anlayışını anlamaya çalıştığım ve belki de göçmenlik duygusunu yaşadığım için önce vatanım için iyi bir vatandaş olmaya çalıştım. Mezun olduğum okula laik bir mezun olmaya çalıştım, çalışırken topluma faydam olmalı deyip birçok STK’ın arka planında oldum.
Paylaşarak bilinçlenme duygusunu artacağına ve ülke refahına katkı sağlayacağıma inandım. Bu vatan bizim, hepimizin, onun için bir şeyler yapmalıyız…
O yüzden “Sen de bir GÜVERCİN ile ZEYTİN DALI gönder birilerine…”
|
