Umutsuzluk yasak, yılgın türküler söylemek de
Çünkü yürüyor umudun ordusu,
Umutsuzluğu kurşuna dizerek.
Bugünlerde herkeste bir kriz sevdası, bir korku, bir telaş sanki bir girdap misali herkesi içine alıyor. Unutulmuş umudun adı…Halbuki bizi ayakta tutan umuttur…
Daha Yapılacak Çok Şey Var …
Umutsuzluk yasak, çünkü daha yapılacak çok şey var. Çok değil, daha 2008 başlarında kriz söylentileri geliyordu kulaklarımıza, ama o zaman kimse inanmak istemedi belki… Hafif kulak kabartanlar daha o zaman A-B planlarını yapmaya başlamış, maddi olarak dayanma güçlerini hesaplamış ve bugün diğer şirketlere göre daha az kişi işten çıkartıp üretim harici yeni projeler için “Proje Takımları” kurup iyileşme çalışmalarına çoktan başlamış ve devam etmektedirler.
Yani kriz deyip oturup, karalar bağlamak kimseye bir şey getirmez... Yapılacak çok iş var, bir an düşünün fabrika bahçenizde solmuş tabelanızın rengini, ofislerdeki darma dağınık dosyalarınızın düzensizliğini, üretim hattınızın verimsizliğini, insan kaynakları ile ilgili alt yapı sistemlerinizin yetersizliğini, görev tanımlarınızın muğlaklığını, işe alma sürenizin göz kararlığını ve daha nice nice eksiklikler…
Hatta araştırılmayan AB Fonları, yeni pazar alanları, güncellenmeyen web sayfası, detaylı okunmamış Şirket Raporları, Ekonomik Raporlar size uzaktan göz kırpıyor. Başınız o yöne çevirip, onların çağrısına cevap vermek için şimdi tam zamanı…
İşler iyiyken zamansızlıktan yapamadığınıza şikayet ettiğinizi o günleri hatırlayın. Yapmak isteyip de yapamadığınız o işleri, düşünüp kalemle bir kağıda yazmaya başlayın; -1-2 derken kağıt doldu mu ?
"Şans" Hazırlıklı Olanlara Güler !
Yapılacak işler tespit edilerek, şirketteki çalışanlarla hemen işe başlamak gerekir… Üretim olmasa bile, izine çıkartmış olduğunuz çalışanları çağırıp şirkette iyileştirme projelerine başlayabilirsiniz. İnanın bu onlar için de güzel olacak, çünkü evde eşi ile didişmekten, kahvelerde olumsuz kriz senaryoları dinlemekten ruhu yorulmuştur şimdiden, sanki izin değil, Çin İşkencesi… Yorgun ruhlar bulaşıcı hastalık gibidir, uzak durmakta fayda var…
Bu yüzden bu dönemi fırsat olarak görüp, en önemli değeriniz olan nitelikli çalışanlarınızın her zamankinden daha fazla kendini güvende hissetmeye ihtiyacı var. Sizin de onların yaratıcılığına her zamankinden çok ihtiyacınız var. Avrupa Birliği, 2009 yılını “Yaratıcılık ve Yenilik Yılı” ilan etti. Bu konuda yapılabilecek projeleri araştırmak, motivasyonu yüksek tutmak, iş süreçlerini yeniden gözden geçirmek, maksimum verimlilik yaklaşımını geliştirerek, rekabetçi yönünüzü güçlendirecek alanlar üzerinde çalışmak gerekir.
Kriz döneminde yeniliğin tohumlarını atıp, meyvelerin oluşlaşmasın sağlayın ki kriz sonrası meyveleri keyifle yemenin tadı bir başka olsun… Unutmayın şans hazırlıklı olanlara güler, hiçbir başarı tesadüfü değildir… Elbette bu kriz de bitecek, “Doğada hiçbir şey sonsuz değil”dir.
İşte o zaman yeni pazarlara, yeni ürünlerle ilk girenlerden biri olarak pazarın kaymağını keyifle yemekten daha güzel ne olabilir ki…
Sadece Bir Soru Sorun…
Demek ki bu dönemde herkesin çok işi var aslıda, önemli olan o işleri fark etmek. Fark edemiyorsanız, çağırın bir tanıdığınızı, çalışanınızı ve sorun “Ne eksik görüşüyorsun, bizde ?” diye.
Gerçek dost ise söyleyecek çok şey bulur. Hele benim gibi biraz daha titiz ise “Hayal kurup, görmezlikten gelerek hayal kırıklığına uğramaktansa, gerçekleri acı da olsa görmek daha iyidir” diyerek listenizi kabartacaktır…
Ama bu liste sizi ileride tebessüm ettirecek iyiliklerin listesi olacaktır :)
Umutsuzluk Yasak
Kar dağları örttü, kavruldu en yamanı çiçeklerin
Kalbim katlan bunlara, çünkü kıştır yaşanılan
Amansız, limansız bir kış ve sarılmışız dört bir yandan
Ama düşün kalbim, düşün kavgayla kazanılacak baharı
Direnen, adressiz yaşayan dostları
Fışkıracak ekinleri İlkyazlar karlar altından
Ve dolu dizgin geçerek her acıyı bir sevinçle
Yolu yok kalbim, sağ çıkacağız bu acılardan
Çünkü umutsuzluk yasak, yılgın türküler söylemek de
Çünkü yürüyor umudun ordusu Umutsuzluğu kurşuna dizerek
1973, Anonim
|